Kadınlar Ayaklandı

ABD’nin New York kentinde bir dokuma fabrikasında başlayan serüven.. Ağır çalışma koşulları, uzun çalışma günleri ve bu yoruculuğa rağmen düşük ücretler alınması, çalışma koşullarının her geçen gün daha zor bir hale gelmesi, kadın çalışanların tahammül sınırlarını zorlamaya başlamıştı. Greve çıkma kararı alan kadınlar, taleplerini de açıkladılar: “Daha iyi koşullarda çalışmak, 10 saatlik iş günü, eşit işe, eşit ücret…”

Eşitsizliğin farkına varmak

8 Mart 1857’de New York’ta tekstil işçisi kadınlar, 16 saatlik çalışma saatleri, düşük ücret ve insanlık dışı çalışma koşulları sebebiyle greve çıktı. Bu grev, ABD’deki işçi mücadelesinin önemli eylemlerinden biri oldu. Kadınların ayaklanmasıyla büyük bir işçi dayanışması doğdu. Kadınlar eşitsizliğin farkına vardı. Artık susmamaları gerektiğini anladılar. Haklarını herkesin kabullenmesi için hep bir ağızdan haykırdılar. Bu uğurda direnen bazı kadınlar hayatını kaybetti. Pek çok kaynakta 1857 yılında meydana gelen bir yangında, greve çıkan kadınların fabrikaya kilitlenmesi nedeniyle hayatını kaybetmesinden söz edilir. Grev ve kapıların kilitli olmasıyla örtüşen tek yangın 1911 yılında Triangle Gömlek Fabrikası’nda çıkmıştır. Hayatını kaybeden 146 kişiden 129’u kadın, bunların 48’i sendika üyesiydi. Oysa haklar için direnirken hayatını kaybetmek ne kadar acı.Tek istenilen varlıklarının,varlığımızın kabul edilmesiydi.Eşit olmak kadın erkek ayırt edilmeden eşit şekilde var olmaktı. 5 Nisan’da 80.000 bin kişilik bir cenaze yürüyüşü düzenlendi. Kadın Sendikalar Birliği ve Local 25 Sendikası matem yürüyüşünü protestoyla birleştirdi.

 Clara Zetkin’in Önerisi

1910 yılında II. Enternasyonal, Danimarka’nın Kopenhag kentinde toplandı. Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart’ın “Internationaler Frauentag” (International Women’s Day – Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oy birliğiyle kabul edildi.

 İlk Kez 19 Mart 1911’ de anıldılar

Dünya Kadınlar Günü ilk kez 19 Mart 1911’de Avusturya, Danimarka, Almanya ve İsviçre’de anıldı.Gösterilere yüz binlerce kadın katıldı, oy verme, seçme seçilme, meslek edinme ve mesleki eğitim görme hakkı istedi.Tekrar tek bir ses oldular.

“Ekmek ve gül istiyoruz”

Rusya’daki kadın eylemlerinin başlangıcı, Jülyen takvimine göre 23 Şubat’tı. Dünya genelinde daha yaygın biçimde kullanılan Miladi  takvimde bu tarih 8 Mart’a denk geliyordu. 1917’de Rus emekçi kadınlar “Ekmek ve gül istiyoruz” sloganlarıyla sokaklara çıktılar.8 Mart’ın önemini arttıran bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmasını sağlayan günlerden biri olarak kabul edilir. İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921’de Moskova’da düzenlenen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda gerçekleşti.

Bazı ülkelerde 8 Mart anmaları yasaklandı.

Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde 8 Mart anmaları yasaklandı. 60’lı yılların sonunda ABD’de de anılmaya başlandı ve daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. BM tam 66 yıl sonra 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ı ‘Dünya Kadınlar Günü’ olarak kabul etti.

Osmanlı’da 8 Mart

8 Mart’ı ilk kez 1921’de komünist kadınlar tarafından Ankara’da bir bağ evinde düzenlenen toplantıda anıldı. Ancak 8 Mart’ın tekrar anılması için 54 yıl geçmesi gerekti 1975’te Ankara ve İstanbul’da İlerici Kadınlar Derneği’nin girişimiyle 8 Mart ilk kez kamuya açık olarak 400-500 kadının katılımıyla kutlandı. Ne var ki 12 Eylül askeri darbesi ile birlikte kadın örgütlenmeleri de yasaklandı. Dört yıl süreyle kitlesel bir anma yapılamadı. ‘80’li yılların ortasından itibaren evlerde toplanmaya başlayan ve taleplerini sokağa da taşıyan kadınlar çeşitli kampanyalar etrafında örgütlendiler. ‘90’lı yıllardan itibaren ise 8 Mart’lar daha geniş katılımlarla anılmaya başlandı.

2016 yılında 8 Mart yasakları

  • 8 Mart’ın hafta içine denk gelmesi dolayısıyla 6 Mart’ta Kadıköy’de gerçekleştirilmek istenen mitinge valilik ‘güvenlik’ gerekçesiyle’ izin vermedi. Bazı kadınlar gözaltına alınırken, polis tepki gösteren kadınlara “Siz gidin, erkekleriniz gelsin” dedi.
  • Ankara Emniyet Müdürlüğü, 8 Mart etkinliklerinin gerçekleştirilmesini yasakladı. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Başta Kızılay Bölgesi olmak üzere Atatürk Bulvarı, Akay Kavşağı, Tunalı Caddesi, Kuğulu Park, Sakarya Caddesi, Ziya Gökalp Caddesi, Kolej Meydanı ile açılan tüm cadde ve sokaklarda gerekli emniyet tedbirleri alınacaktır” denildi.

Aslında hükümet erkanının programında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin pek çok organizasyon vardı. Ancak 2016’da kadınlar günü anılacak ise onu da devlet yapar anlayışı hakim oldu. 2017’de İstanbul ve İzmir’de 8 Mart mitinglerine gelen yasak, tepkiler üzerine kaldırıldı.

Peki ‘Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ mü, yoksa ‘Dünya Kadınlar Günü’ mü?

Ve evet, her 8 Mart’ta yaşanan o tartışmaya geldi sıra. İsim bulma Vladimir Lenin’in önerisiyle 1921’de Moskova’da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda gerçekleşti. Adı da “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak belirlendi.Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını kabul etti.Bununla birlikte Birleşmiş Milletler’in resmi internet sayfasında, günün tarihine ilişkin bölümde kutlamanın New York’ta ölen kadın işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır.

İsim her ne olursa olsun çıkış amacıyla sesimizi duyurmamızı sağlayan bir gün olmuştur. Anne,çalışan,öğrenci her ne olursak olalım biz kadınlar emeğin güzelliğine inanır ve bu uğurda kendimizi feda ederiz. Tahammül edemediğimiz şey eşitsizlik ve yok sayılmadır. Bizim bu toplumda var olduğumuzu iyice kavramanız dileğiyle.. Bir gün değil her gün kadınların haklarını savunun. Dünya üzerinde yaşayan bütün kadınlar adına Dünya Kadınlar Günümüz kutlu olsun !

                                                                                                                                                                                                                 Sıla Tuğçe KAYA